Bugün 10 Kasım. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 81. yıl dönümü. O sadece bir devlet kurmadı, bir milleti de ayağa kaldırdı. İşte az bilinen detayları ve fotoğraflarıyla Atatürk’ün son günleri!
Mücadelelerle geçen bir hayat
Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938’de Dolmabahçe’de hayata gözlerini yumdu.
Atatürk’ün hayatı zaten mücadelelerle geçmişti. Küçük yaşta babasız kalması, ardından askerlik ve savaşlar. Yeni bir devletin kurulması, inşası, umudunu kaybetmiş bir milletin ayağa kaldırılması.
Atatürk tüm bu mücadelelerden zaferle ayrıldı.
Ancak bu kez başkaydı. 1938 yılının ortasına gelindiğinde, Atatürk mücadeleyi kaybetmeye başlayacaktı.
Son ziyaret Hatay’ın yurda katılması için
Mustafa Kemal Atatürk son ziyaretini Hatay’ın yurda katılması amacıyla güney şehirlerinde gerçekleştirdi. 20-24 Mayıs tarihlerinde Adana-Mersin-Hatay’ı ziyaret eden Atatürk, 25 Mayıs’ta Ankara’ya döndü.
1 Haziran 1938’de deniz havasının iyi geleceği düşünülerek Atatürk, Savanora yatına bindi. 56 gün boyunca yatta yaşadı. Ancak durum kötüye gidiyordu.
15 Ekim’de komaya girdi
Ardından İstanbul’a geçen Atatürk’ün karnında litrelerce su birikiyordu. Su şırıngayla alınıyordu. Son su alımı 13 Ekim’de gerçekleşti. Atatürk son zinde günlerini o zaman yaşadı. Olaydan 2 gün sonra komaya girdi.
17 Ekim’de Anadolu Ajansı Ata’nın durumunun ağırlaştığını bildirdi. Durum vahimdi. Artık herkes ölümü bekliyordu. Ancak Atatürk 19 Ekim 1938’de komadan çıktı.
Ve Cumhuriyet’in kutlandığı 29 Ekim tarihine kadar çok fazla hareket etmese de iyileşme sinyalleri verdi.
Atatürk: “Gelecekten bahsetmeyelim”
29 Ekim’de Atatürk yine kötüleşmeye başladı. Törenlere gidemediği için çok üzgündü. Kendisine gelecekle ilgili bir cümle kurulması üzerine “Lütfen artık gelecekten bahsetmeyelim” demişti.
Son sözü “Aleykümselam” oldu
Atatürk 7 Kasım tarihine kadar yarı uyur yarı uyanık vaziyetteydi. 46 kiloya kadar düşmüştü. 7 Kasım’da hayatında ilk defa canı enginar çekti. İstanbul’da bulunamadı, Hatay’dan istendi. Ancak enginar İstanbul’a yetişemeyecekti.
8 Kasım’da Atatürk bilincini kaybetmeye başladı. Doktorlar son bir muayene için dilini çıkarmasını istedi, olmadı, çıkaramadı. Başını sağ tarafa çevirdi ve mücadelelerle geçen hayatının son sözünü söyledi; Aleykümselam.
Akşam 19:00 civarı komaya giren Atatürk bir daha hiç konuşmadı.
10 Kasım 1938: Beklenen son
O gece çok sıkıntılı geçti. Saat 9’a kadar Atatürk gözlerini hiç açmadı, terledi, nefes alışları çok hızlandı. Doktorları artık yapacak bir şey kalmadığını düşünüyordu.
Saat 9’u 5 geçe, Atatürk gözlerini son bir kez daha açtı. Dünyaya son bir kez daha baktı. Başı hızla sağa doğru düştü ve hayatını kaybetti.
O sırada odada bulunan herkes, hıçkırarak ağlamaya başladı.
Atatürk’ün yüz ifadesi huzurluydu. Atatürk’ün son günleri, ölümle boğuşarak geçmişti. Evet, belki ölümle mücadelesini kaybetmişti. Ancak bitmiş, tükenmiş bir milleti ayağa kaldırmış, umudunu kaybetmiş bir halka umut vermişti.
Bir Yorum Yazın