Karadeniz ile Marmara’yı birbirine bağlayacak olan Kanal Istanbul Projesi’nin temeli 2018’de atılacak. Istanbul Boğazı’ndaki gemi trafiğini rahatlatacak olan dev projenin milyonlarca liralık ekonomi yaratması bekleniyor.
Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, 2018 yılı başında temeli atılacak projede milli güvenlik meselesi başta olmak üzere, vatandaşların can güvenliğini de dikkate aldıklarını söyledi. Tehlikeli madde taşıyan gemilerin tehlike oluşturmaması, sebepsiz zenginleşmelere sebep verilmemesi gibi hassasiyetleri dikkate aldıklarını belirtti. Arslan, güzergahın hidrolik, jeofizik gibi çalışmalar sonucunda belirleneceğini söyledi. Ege, Marmara, Karadeniz arasındaki dengenin bozulmaması, su canlılarının göç durumunun irdelenmesi gerektiğini vurguladı. Arslan şunları kaydetti : “Kanal İstanbul stratejik öneme sahip. Boğazdan geçen ve tehlikeli madde taşıyan gemilerin İstanbul için tehlike oluşturmaması, Türkiye’nin milli güvenliği ve vatandaşların hayatlarını tehlikeye atmaması, Boğaz trafiğini aksatmaması, dünyadaki örneklerine göre daha zor bir coğrafyada inşa edilmesi, rantı yüksek projede sebepsiz zenginleşmelere meydana vermeyecek şekilde gizlilik arz etmesi gibi hassasiyetleri gözettik.”
Kanal Istanbul zor bir coğrafyada
Bakan Arslan düz bir coğrafyadan geçen ve çeşitli zemin tabakalarından oluşmayan Süveyş Kanalı güzergâhına göre Kanal İstanbul Projesi topoğrafya olarak daha zor bir coğrafyadan geçtiğini söyledi. Arslan, “Bu durumda da Kanal İstanbul’un zemin etütlerinin (heyelan, yeraltı suyu, deprem gibi) çok yönlü olarak incelenmesi gerekiyor. Projenin çevresel etkilerini değerlendirirken fay hatları başta olmak üzere geoteknik etkenlerin de üzerinde durduk. Ege, Marmara ve Karadeniz arasındaki dengenin bozulmaması için tuzluluk oranı, canlıların göç durumu gibi konuların gelecekte bölgeyi nasıl etkileyeceği irdelenecek. Yapımının gerçekleşmesi için mühendislik çalışmalarıyla birlikte kanala entegre liman, lojistik gibi yapıların uzman ekipler tarafından belirlenerek, yapım işleri için finans modellerinin geliştirilmesi gerekiyor. Kanal İstanbul Projesi etüt, proje, danışmanlık hizmetleri işinin ihalesine ulusal ve uluslararası projelerde kendini kanıtlamış firmalar davet edildi. Bu firmalar Yüksel Proje Uluslararası A.Ş, Royal Haskoning DHV ve Arteila Eau &Environennement’tir.” diye konuştu.
Mali yeterlilik önemli bir parametre oldu
Mali yeterlilik kriterleri Kanal İstanbul Projesi seçimlerinde önemli bir parametre oldu diyen Arslan şöyle devam etti, ” Sözleşmede avans verilmesi öngörülmedi. İşi yüklenecek firmanın bir yıllık sözleme döneminde önemli oranda nakit akışını kendi imkânları ile sağlaması zorunlu. Proje büyüklüğü dikkate alındığında firmanın sağlaması gereken ön finansman ciddi boyutta. Bu proje için teklif istenecek firmanın gerekli mali güce ve finansman olanaklarına sahip olması projenin başarısı ve zamanında tamamlanması için hayati önem taşıyor. Proje için yapılan önceki çalışmalarda kesin olmayan alternatif Kanal koridorları (ortalama 5 km genişliğinde) belirlendi. Bu koridorlar içinde en uygun koridor seçildikten sonra koridor içinde Projenin kesin güzergâhı netleştirilecek. Koridor içindeki güzergâhın netleştirilmesi ise geoteknik, hidrolik, jeofizik gibi çalışmalar sonucunda belirlenecek.”
Bir Yorum Yazın