Emlak sektörünü yasal bir zemine kavuşturmak amacıyla hazırlanan tasarının komisyon oranlarını düşüreceği haberi, gayrimenkul danışmanlık şirketleri ve emlakçıları ayağa kaldırdı. Sektör temsilcileri “Komisyonlar düşerse dükkanlar kapanır” diyor. hatta rakip firmalar bir araya gelerek taslak metnin kanunlaşmaması için lobi oluşturmaya başladı bile. Peki vatandaş ne düşünüyor? Emlakçılar gerçekten aldıkları parayı hak ediyor mu? Hem sektör temsilcileri neler demiş onlara söz verelim, hem de vatandaşa…
Satış komisyonları yarı yarıya, kira komisyonları yüzde 35 düştü
Emlak komisyonu, bir başka ifadeyle hizmet bedeline Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yasayla bir sınırlama getiriyor. Buna göre mevcutta yüzde 6 olan, satış işlemlerinde komisyon oranının üst sınırı yüzde 3, kiralamalarda ise bir aylık kira olarak belirlendi. Emlak komisyonu oranlarına sınır getirilmesi emlakçıların tepkisini çekti. Çünkü sınırlandırma ile emlakçıların satışlardan elde ettiği komisyon gelirleri yüzde 50 düşerken, kira kaynaklı gelirlerinde ise yüzde 35’e varan bir azalma yaşanacaktı.
Bu nedenle yasa taslağına karşı sektörün büyükleri olan Coldwel Banker, Keller Williams,Remax, Era Gayrimenkul gibi zincirler kısa sürede kendi aralarında bir platform kurarak seslerini bakanlığa duyurma kararı aldılar.
Emlak sektörü temsilcileri: Alt sınır olabilir, üst sınır olmamalı
Konuyla ilgili görüşlerini aldığım Keller Williams Türkiye Başkanı Emre Erol, sektörde hizmet kalitesinin iyileştirilmesinden yana olduklarını belirterek, “Eski sistemde emlakçılar ticarilerde yıllık kira bedelinin yüzde 12’si + KDV ve konutlardan ise yüzde 6 komisyon alıyorduk. Bu konuda hiçbir sıkıntı yaşanmıyordu. Müşterinin bu hak edişle ilgili bir problemi yoktu. Beğenmiyorsa daha ucuzunu alabiliyordu. Yeni sistemde ise komisyonlara yüzde 3 sınırı getirilirken ticarilerde bir aylık kira bedeli uygulaması getirildi. Müşteri memnuniyeti, bedeli düşürmekle olmaz, kaliteyi yükselterek yapılmalı. Biz birçok eğitimle eğitim altyapımızı yükseltmeye çalışırken, bu taslak sektördeki yetişmiş insan kaynağını düşürür. (https://www.winecountry.com/) Sektöre yönelik bir alt sınır olabilir ancak bu konuda bir üst sınırı doğru bulmuyoruz” dedi. Erol, “Bundan dolayı sektörün büyükleri tarafından bir platform oluşturup konuyu bakanlık dahil gerekli mercilerle konuşma kararı aldık” diye konuştu.
“Emlakçı düzenlemesi sadece konut sektörü düşünülerek yapılmış”
JLL Ülke Başkanı Avi Alkaş da taslağı eleştirdi. Alkaş önerilerini şöyle açıkladı: “Bu konuda bir alt ve üst sınır belirlemek yerine hizmeti alan ve verenin kendi arasında müşterek olarak karar vermesi gerekir. Yurtdışında bu konuda uygulamalar var. Oralarda kira bedelinin düzeyine göre bazı ülkelerde aylık 1.5, bazı yerlerde 3 aylık kiralama bedelleri alınıyor. Örneğin Almanya’da bir ticari gayrimenkul kiraladığınızda 3 aya varan hizmet bedelleri alınıyor. Tek faktör bir aylık kira değil, daha düşük kiralık yerlerde orada ki hizmetin kapsamı gibi boyutlarla hizmet ücreti belirleniyor.”
Sağlık sisteminde nasıl ücretin doktora ve muayenenin kapsamına göre belirlendiğini anlatan Alkaş, emlak sektöründe bunun gibi bir çalışma olabileceğini söyledi. “Yasa tasarısı ticari gayrimenkullerden çok konut kesimi düşünülerek yapılan bir çalışma” diyen Alkaş “Her tarafı düşünülmeden sadece bir açıdan bakılarak yapılan yaklaşımlar içeriyor. Eğer şimdi düzeltilmezse sonrasında düzeltilmesi daha zor olabiliyor” diye konuştu.
Vatandaş: Komisyon düşürülsün
Biz de Evden Haberler olarak emlakçıların geleceğini büyük ölçüde etkileyebilecek bu konu hakkında bir anket düzenledik. Anket önümüzdeki haftaya kadar açık kalacak. Ancak hem ankette şu ana kadar yapılan oylamalar hem de bize gelen şikayet ve yorumlar, halkın bu düzenlemeyi yüzde 75’ten daha yüksek oranda desteklediği yönünde.
Açıkçası biz de Evden haberler olarak bu konuda vatandaşa hak veriyoruz. Türkiye ile yurt dışını kıyaslamak çok doğru değil. Hem biz gelir açısından henüz o düzeyde değiliz, hem de genel anlamda emlakçıların verdiği hizmet yurt dışındakiler gibi değil. Sadece anahtarı alıp, biri geldiğinde evin kapısını açtı diye, bir kişiye bir aylık kira vermek ya da 10 yıl boyunca dişimi sıkarak elde ettiğim konutun bedelinin yüzde 6’sını vermek istemiyorum.
Alırken benim adıma pazarlık etse, konutun fiyatını düşürse ya da satışta kimse müşteri bulamazken o istediğimi verecek bir müşteri bulsa, eminim bu durumda herkes komisyonu seve seve verir. Ancak Türkiye’de emlakçılığın yüzde 95 oranında, internet emlakçılığı olduğunu söylemek sanırım çok da yanlış olmaz. Bir kaç kurumsal firma dışında geri kalan tabiri caizse emlakçılar, bence aldıkları komisyonu hak etmiyorlar.
Kira komisyonunun evin kirasına göre belirlenmesi saçmalık. Evin kirası 1500 de olsa 50 bin de olsa emlakçı aynı işi yapıyor fakat aldığı ücret değişiyor. Durum böyle olunca evlerin kirası ne kadar artarsa o kadar komisyon cebe. Komisyon bedeli asgarî ücretin 1/3’ünü geçemez gibi bir sınır belirlenseydi belki kiralar bu kadar şişirilmezdi.