Emlakçılar aldıkları komisyonu hak etmiyor!

Evden haberler olarak yaklaşık bir aydır anket düzenliyoruz. Sorduğumuz soru şu; “Emlakçılar aldıkları komisyonu hak ediyor mu?”. Ediyor diyenlerin oranı yüzde 19’da kalırken, halkın yüzde 81’i; “Emlakçılar aldıkları komisyonu hak etmiyor” dedi. Peki neden halk böyle düşünüyor?

Vatandaş Evden Haberler anketine cevap verdi: Emlakçılar aldıkları komisyonu hak etmiyor

Kamuoyunda bir süredir dillendirilen “Emlakçıların aldığı komisyon oranları indiriliyor” haberlerini halka sorduk. Ankete katılan 10 bin 67 vatandaşın 8 bin 103’ü, yani yüzde 81’i, “Komisyon indirilsin çünkü hak etmiyorlar” cevabını verdi. Emlakçıların aldığı komisyonu hak ettiğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 19’da kaldı. Açıkçası ben de bu genel ilkenin doğru olduğunu ancak her emlakçı için geçerli olmadığını düşünüyorum.

Halkın gözünde emlak komisyonu “Havadan kazanç”

Gayrimenkul sektörü altın yıllarını yaşadığı dönemde, satılık evlerin 3 gün içinde satıldığı yıllarda, kimsenin aklına komisyon oranları gelmiyordu. Çünkü herkes harcadığından çok daha fazlasını kazanıyordu. Ne zaman ki konut fiyatları yerinde saymaya başladı, insanların aklına “emlak komisyonu oranları” geldi. Oran alım satımlarda alıcıdan yüzde 3, satıcıdan yüzde 3 yani toplam yüzde 6… Ortalama 500 bin TL’lik bir konutun satışından emlakçıya kalan 30 bin TL. Asgari ücretin 1400 TL olduğu bir ülkede, herhangi bir vasıf, eğitim, özellik istemeyen emlakçılık için küçük bir para değil. Yılda sadece 1 konut satan bile asgari ücretin 2 katı para kazanıyor. Üstelik yatırımcı gibi bir riski de yok. Yatırımcı evi alırken yüklü bir miktar parayı bağlıyor, üstüne komisyon veriyor, fiyatların artmasını bekliyor, bazen de maddi açıdan sıkışınca beklemeden satıyor. Bütün bu süreç emlakçı açısından hiç bir risk taşımıyor.

Sahibinden.com verilerine göre İstanbul’da konut fiyatları son 1 yıllık süreçte yüzde 5 düştü. Yani geçtiğimiz yıl 500 bin TL’lik bir daire alan kişi, bugün bu daireyi satmak istese 475 bin TL’ye satabilecek. Elbette fiyatı artan evler de var ama ortalama bu şekilde. 500 bin TL’lik evden emlakçı geçen sene 30 bin TL komisyon kazandı. Aynı evi bu kez yatırımcı 475 binden satınca, emlakçı 28 bin 500 TL daha kazanacak. Yani asıl yatırımcı, 500 bin TL’yi gayrimenkule bağlayan kişi, enflasyon, dolar vs. gibi unsurlardan bağımsız net 25 bin TL kaybederken, sadece evin kapısını açıp, fiyatını söyleyen kişi 58 bin 500 TL kazanmış olacak. Bunu kim kabul edebilir ki?

Emlakçı aldığı parayı nasıl hak eder?

Yüzde 3 veya 6, büyük para kazanan kişiler için çok büyük para değil, ancak küçük yatırımcı için sorun. Hem alırken hem de satarken sorun. Türk halkı genelde aldığı konutu zor şartlarda alıyor. Ben eşten dosttan 10-20 bin TL toplayıp, biraz peşinat gerisi krediyle alan çok kişi gördüm. Bu durumdaki bir kişiden, sadece bir dairenin kapısını açtığı için 30 bin TL komisyon almanın tepki görmesi gayet normal.

Emlakçı aldığı komisyonu ne zaman hak eder sorunun cevabı alıcı ve satıcı için farklı.

Eğer benim evimin değeri 500 bin TL ise ama sen 550 bin TL verebilecek bir müşteri bulabiliyorsan, hak edersin.

Benim cebimde 450 bin TL varken, sen 500 bin TL eder bir evi bana bulabiliyorsan, hak edersin.

Yoksa benim adıma pazarlık etmeyecek, benim adıma fiyat kıracak veya yükseltmeyeceksen, sadece kapıyı açıp, benim daireyi dolaşmamı kapı kenarında bekleyeceksen, 1000 TL bile fazla.

Kısacası bu komisyon oranları bu vatandaşa fazla geliyor. ve vatandaş diyor ki “Emlakçılar aldıkları komisyonu hak etmiyor!”. Çünkü emlakçılar, komisyon aldıkları kişilerin haklarını yeterince savunamıyor.