Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, Habertürk Gazetesi’ne yaptığı açıklamada sektör hakkında endişelerini paylaştı.
Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu,sektör ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Ağaoğlu, müteahhitler için endişelerini paylaştı. Ağaoğlu, geçen yıl yaşanan bir iflas olayını hatırlatarak sektör hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Yüksek fiyatlı arsalar sıkıntı yaratıyor
İnşaat maliyetlerinin arttığını konut fiyatlarının düştüğünü sözlerinde vurgulayan Ağaoğlu’na göre konutta balon yok ancak çok yüksek fiyatlarla arsa alan müteahhitler sıkıntı yaşıyorlar. Ağoğlu, geçtiğimiz yıl teslim etmesi gereken binlerce dairesi varken iflas ertelemeye giden Fi Yapı’yı hatırlatarak şunları dile getirdi; “Şahsi endişem birkaç Fi Yapı hadisesinin ortaya çıkmasıdır. Ekonomik olmayan hiçbir şeyin yaşama şansı yok. Çarklar dönecekse, kimi parmak kesecek, kimi kol kesecek. Biz Çekmeköy’de ‘Arsa bizden’ diyerek, kol kestik.” dedi.
“Vatandaşın geliri ev almaya yetmiyor”
Asıl sorunun insanların konuta erişme sıkıntısı olduğunu söyleyen Ağaoğlu, “Gelirleri ona göre değil. Ne bu arsa fiyatlarıyla ne de inşaat maliyetlerindeki artışla vatandaşın ihtiyacının karşılanması mümkün değil. Yatırım amacıyla alanlarda da ciddi bir durgunlaşma var. Çünkü yatırım amacıyla aldığınızda eskiden hem evin değeri artıyordu, hem de kiraya verdiğinizde tatmin ediciydi. Şimdi kiraların yatırımı geri döndürme süresi çok uzadı. Hele kira gelirlerini bugün mevduat geliri ile bir kıyaslayın. Banka mevduat faizinin çok gerisinde.” dedi.
“Allah’tan bizde arsa çok”
Daha öncesinde aldıkları arsalar sayesinde ucuza ev satabildiklerini söyleyen Ağaoğlu, “Çekmeköy’de çok başarılıyız. Neden? Çünkü insanlara kazandırıyoruz. Arsa fiyatına ev satıyoruz. Nasıl? Çünkü 21 yıl önce aldım oranın arsasını. Taa, 1996’da… İşin esprisi o. Yoksa bugün böyle bir arsanın metrekare fiyatı en az 2 bin dolar. Kaldı ki, bugün bölgede böyle bir arsa bulmak da mümkün değil. Bugün kıymetli olan likit. Servet transferi gerekiyordu, likide ulaşmak için. Gerekeni yaptık. Allah’tan bizde arsa stoku çok.” dedi.
“İstanbul dışı projelere Ankara ile başlıyoruz”
Ankara’da Panora adı verilen yeni projeye başlayan Ağaoğlu proje hakkında bilgiler verdi. Ağaoğlu, ”İstanbul dışında proje düşünmeye başlamıştık zaten. Ama malum nedenlerle ötelemiştik. Denk düştü, Ankara’da bir kooperatif bize geldi. Epey de ısrarcı oldular. Biz de sonuçta kırmadık. İstanbul dışında projelere Başkent ile başladık” dedi.
Ankara’da en ufak ev 3+1 olacak
“Hayat evin içinde geçiyor” diyen Ali Ağaoğlu, “Bu projede evler rahat olacak. Anadolu kültürünü ön plana alarak hareket ediyoruz. Mesela bizim kültürümüzde misafir odası vardır. Buna uygun proje geliştiriyoruz. En küçük daire üç artı bir olacak” diye açıkladı. Toplam 300 bin metrekareye inşa edilecek olan Panora’da konutlar ortalama 250-300 metrekare büyüklüğünde olacak. Projenin toplam bedelinin 2 milyar 200 milyon lira civarında olması planlanıyor.
Ağaoğlu Bodrum projesine Harvard Üniversitesi’ni davet etti
Ağaoğlu, Bodrum’da 12 bin dönümlük “Avrupa’nın en büyük turizm şehri” projesine başladı. Ağaoğlu, “Öyle sezonluk değil, 12 ay yaşayacak. Silikon Vadisi de işin içinde. Çünkü teknopark da var projede. Oteller, hatta üniversite içeriyor. Harvard Üniversitesi ile temasa geçtik. Ofisini açmasını bekliyoruz. Bodrum’da çalışmak isteyen girişimci ve profesyonel bizi tercih edecek”diye vurguladı.
Kentsel dönüşümde sıkıntı var
Ağaoğlu konuşmasına kentsel dönüşüm ile ilgili açıklamalar yaptı. Ağaoğlu, “Kentsel dönüşüm meselesi olması gerektiği gibi gitmiyor. Fikirtepe’yi yapanlar ciddi sıkıntıda. Vatandaş bu dönüşüm meselesini yanlış algıladı. Elime bir fırsat geçti diye bakıyor. Olmadık isteklerde bulunuyor. Ya da tamamen duygusal olarak bakanlar da var olaya. ‘Ben bu eve gelin geldim, buradan ancak cenazem çıkar’ denildiğinde ne yapacaksınız? Aslında yasa belli. Dörtte üç tamamlandığında dönüşüme girebiliyorsunuz. Ama uygulama noktasında kimse sorumluluk almak istemiyor. ‘Kendiniz halledin. Bizi vatandaşla karşı karşıya getirmeyin’ deniyor. O zaman da işler gerektiği gibi yürümüyor. Kanun çıkarmak tamam da, sahada işler hale gelmediğinde nasıl işe yarasın. Zaten sonuç da ortada.” dedi.
Bir Yorum Yazın